Sıkı Tutunun... Ekonomimiz Çöküyor!


Paramız bugünlerde çok ciddi kayıplar yaşıyor. Türk Lirası para pul olmuş dediğimiz kadar değer kaybediyor. Bu yazıyı yazarken bile çöküş devam ediyor. Bu yazıyı yazdığım gün Dolar 4.47, Euro ise 5,29 TL sevilerine kadar çıktı. 

Bu yazımda bugün gazetede okuduğum bir haberi ele almak istedim. Haberin konusu Bulgaristan Levası. Sakın Bulgaristan'ı küçümsediğim düşünülmesin ama paramızın daha değerli olduğu, genel tabirle "Bulgaristan Bile" ekonomi ve nüfus anlamında üstün olduğumuzu varsaydığımız ülkenin para birimi Leva 2002'de 0,63 TL'ye denk geliyor iken bugün 2,73 TL'ye denk geliyor. Yani arada 4,2 kat fark var. Yani paramız 2002'den bu yana 4 kat değer kaybetmiş. 4 kat küçüldük anlayacağınız. Hani ekonomi bakanı Nihat Zeybekçi Doların yükselişi hakkında diyor ya; "bunlar spekülatif hareketler" diye, işte bu sadece dış mihraklar tarafından dolar karşısında değer kaybediş değil. Tüm dünya para birimleri karşısında ciddi bir çöküş yaşıyoruz. Ve bu çöküş son hızla devam ediyor maalesef. 

Peki nasıl aşılır bu çöküş? Öncelik kesinlikle kolay değil. 24 Haziran seçimlerinde kim kazanır bilinmez ama kim kazanırsa kazansın yapılması gerekenler, bu hastalığa ilaç olacak çare bilimdir, üretimdir ve eğitimdir.

Üretirsen bu ülkeye yatırım gelir, döviz gelir, güven gelir. Ne üretebiliriz? Tarım ürünleri, sanayi ürünleri üretebiliriz. Yok paralara sattığımız fabrikaları geri almalı, onları tekrar başarılı bir şekilde faaliyete sokmalıyız. Bilim ve bilişim ürünleri üretebiliriz. Genetik araştırmalarda öne çıkabilir. İnternet ve kod dünyasında, yapay zekaya yatırımlar yapabiliriz. Gençlerimizi daha çocuk yaşta bilgisayar ve kod dünyası ile tanıştırmamız gerekir. Bugün sadece Google, Facebook gibi Amerikan şirketlerinin ederleri milyarlarca dolarla ifade ediliyor. Yenilenebilir enerjilerden biri olan güneş enerjisine yoğunlaşmalıyız. Ülkemiz konumu itibari ile güneşten oldukça faydalanmaya müsait. Onları depolayacak pillere yatırım ve ar-ge yapmalıyız.

Böyle üretimler gerçekleştirmeliyiz. 

İşte ancak böyle yatırımlar yaparsak istediğimiz refah seviyesine ulaşabiliriz. 

Bilim, bilişim, sanayi ve tarım ürünleri üretimi, yenilebilir enerji ülkemiz için en müsait yatırım yapılması gereken konular olduğunu düşünüyorum.

Sözde değil özde bir dünya lideri olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün İSTİKBAL GÖKLERDEDİR sözüyle kastetmek istediği konu da tam olarak budur.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Paramızdan 6 Sıfır Atılınca Ne Oldu?

Recep Tayyip Erdoğan'ın Diploması Sahte - Cumhurbaşkanlığı Geçersiz

Şaka değil, BATIYORUZ.